Translate

22 Kasım 2015 Pazar

3 hafta önce keşfettiğim Polonyalı Czeslaw sayesinde Varşova'da dahi yaşayabilirim diyorum. 'Dahi' çünkü önceliğim hep Almanya'ydı, aslında hala öyle. Kesinlikle küçük, sakin şehirler > İstanbul ve türevleri.
Czeslaw'a gelirsek diğer parçaları da W Sam Raz(Just Right) kadar multi-enstrümantal. Bu arada melodikanın çaldığı ezgi çok özlediğim anılara götürdü, güzeldin 2015.

https://www.youtube.com/watch?v=S3qZUaKgk9I


21 Kasım 2015 Cumartesi

Come Back!

2011'deki blogumu da sayarsak şu başlık adı altında kaç post attım kim bilir? Her defasında 'geri döndüm' deyip günlük hayatımda kaybolup bi' blogum olduğunu unutuyorum ki bu süreçte söz verdiğim insanlar var, üzülmüşlerdir onu da biliyorum.

Bu gece minik bir istatistik yaptım, sizin göremediğiniz taslak halindeki postlarımı da okuyup şu sonucu çıkardım; %90'ı gece yazılmış. Sonra mutlu oldum ve dedim ki evvet tam bi' gece insanıyım! Çoğunlukla geceleri daha iyi düşünürüm, yazarım, çizerim, çalışırım ve odaklanırım. Zaten uykuyla doğduğum günden beri aram hiç iyi olmadı/mış, hep vakit kaybıydı. 

Fark ettim ki hazırladığım playlistler, orada burada paylaştıklarım bayağı dağınık gözüküyor ve bazı müzisyenlerden ilginç hikayeler ya da eleştiriler çıkabiliyor. Vaktim olursa haftada birkaç kez burada, her biri üzerine birkaç cümle yazmak açıkçası daha mantıklı ve düzenli. Dağınık demişken 2 haftadır içsel entropim 0'ı çoktan geçti, koşuyor. Bir disiplinsizlik, bi' tembellik, yetişilecek yerlere son dakikada gitmeler, muhtemelen sınav haftasının yarattığı psikolojiyle gece karşılaşılan arkadaşa 'Günaydın' deyip karşıdan gelen bir başka arkadaşı tanıyamayacak kadar dalgın ve yorgunum. (Büyük olasılıkla sabah şu paragrafı okuyan annem 'Melisa vitaminlerini al' diye arayacak. :)  )

Blogger'a girdiğimde eski postlarımı tekrar tekrar okumadan edemedim. Birçoğu taslak halinde ve 2012 Mayıs'ında o gün ne dinlediysem onu paylaşmışım. Bu da o günlere ait bi' parça: https://www.youtube.com/watch?v=VG7LhI_5a-E
Malena'nın tizlerini özlemişim(mezzo sopranodur) şu da güzeldi: https://www.youtube.com/watch?v=J4h-HN01ZUI Sempre Libera'ya gelirsek kendisi aslen La Traviata operasından
Anna Netrebko yorumu için: https://www.youtube.com/watch?v=cFJJ1zFBWgY

Malena'yı eski yazımda gördüğüm andan beri 12 yaşındaki Melisa'yı düşünüyorum. Evin akustiği iyi yerlerini keşfedip arya söylemeye çalıştığımı hatırlıyorum. Bi' ara özellikle Carmen - La Habanera'ya takmıştım. Doğru notayı bulmak için defalarca Maria Callas dinlediğimi de hatırlıyorum. Alerjim nedeniyle antihistaminiklere başlamasaydım ki ses kısıklığına neden olurlar ve bu nedenle ses aralığımı kaybetmeseydim sanırım seçimlerimde opera ön planda olurdu ve muhtemelen bu post İstanbul'dan değil de İzmir'den girilmişti. :)